IŞİD vahşeti ve Kürtlerin birliği

Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD), Musul’dan Suriye’ye koridor açmak gayesiyle Kürt bölgelerine doğru yeni bir saldırı başlattı. Kendi tayin etiklerin halifenin fetvası üzerine hareket geçen örgüt, Şengal, Rabia, Wanke ve Zummar bölgelerine yönelik saldırıya geçti. Bölgedeki kaynaklar bu saldırılara Musul’daki Arapların da destek verdiğini belirtiyor. Saldırılar gittikçe şiddetleniyor ve alan genişletiyor. IŞİD saldırılarının doğurduğu iki önemli sonuç var: 1- IŞİD saldırıları büyük bir insani trajediye sebebiyet veriyor. Girdiği her yerde IŞİD, insanlara –akıllara zarar yöntemlerle- zulmediyor, işkencelere tabi tutuyor. Her türlü insanlık suçunu işliyor IŞİD, insanı insan yapan tüm özellikleri ve hakları çizmeleriyle çiğniyor. İnsanlar büyük bir korkuya kapılıyor, onların ayak seslerini duyanlar evlerini, yurtlarını terk ediyor, perişan bir halde yollara düşüyor. ‘Savaş ganimeti’ İki ay önce IŞİD Musul’u ele geçirdiğinde binlerce sivil Sengal’a sığınmışlardı. Ancak IŞİD bu kez Sincar’a baskın yaptı ve bunun üzerine 290 bin kişi çevredeki dağlara kaçtı. Bu kişiler her türlü tehlikeyi göze alarak Dohuk ve Zaho’ya ulaşmaya çalışıyorlar. Onların terk ettiği evler ise IŞİD üyeleri ve onlara eşlik eden gruplar tarafından “savaş ganimeti” olarak talan ediliyor. IŞİD son saldırılarında özellikle bölgedeki Ezidilere karşı çok kıyıcı bir şekilde hareket ediyor. IMC Yayın Koordinatörü Eyüp Burç, Irak’ta resmi olmayan rakamlara göre 750 bin, resmi rakamlara göre ise 450 bin Ezidi’nin yaşadığını ve bütün Ezidilerin tehdit altında olduğunu kaydediyor. Şengal’de yaşananları Basnews’e değerlendiren bir Şengalli görgü tanığının anlattıkları ise durumun vahametini ortaya koyuyor. Bu gördü tanığına göre, IŞİD Musul’da yaşayan Araplarla birlikte bölgeyi talan ediyor, Şengal çevresindeki köylerde yaşayan halkı din değiştirtmeye zorluyor. IŞİD’in tutukladığı kişileri cami ve okullara doldurduğunu belirten görgü tanığı, Şipa Şex Hıdır köyünde alıkonulan 88 Ezidi gencin vahşice idam edildiğini belirtiyor. BM, 40 çocuğun yollarda hayatını kaybettiğini, 50 bin kişinin açlık sınırında olduğunu açıklıyor. ‘Ezidileri gözümüz gibi koruyacağız’ Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KBY) Başkanı Mesud Barzani Ezidi Kürtlerin başına gelenlerin çok büyük bir üzüntü kaynağı olduğunu belirti ve Ezdileri koruma sözü verdi. “Kürdistan toprağının tek karışını dahşi düşmanlara terk etmeyeceğiz. Sengal’deki Ezidi kardeşlerimizi ve bacılarımızı gözümüz gibi koruyacağız. Onları tek tek korumak boynumuzun borcudur. Teröristlerin hedefindeki Şengal Dağ da onur ve direnişle ayakta kalacaktır.” 2- IŞİD’in saldırıları nedeniyle siyasi dengeler yeniden tanzim ediliyor. Bölgedeki her aktör ilişkilerini gözden geçiriyor, var olan ittifaklardan çekilmeler yaşanıyor, yeni ittifaklar oluşuyor. Mesela aralarında ciddi bir gerginlik olan Bağdat ve Erbil, IŞİD tehlikesini bertaraf etmek için ortak tavır alıyorlar. Merkezi devletin savaş uçakları, IŞİD’e karşı mücadele eden peşmerge güçlerine destek olmak amacıyla Zumer ve Musul’daki IŞİD hedeflerini bombalamaya başladı. IŞİD’in Musul’a girdikten sonra doğrudan Kürtleri hedef almasıyla birlikte KBY strateji değiştirdi. Barzani, Musul’un IŞİD’in eline geçmesinden sonra savunma pozisyonunda kaldıklarını, ancak IŞİD’in kendilerini savaşa zorladığını ifade etti. “Teröristler bize savaşı dayattı. Kürdistan’a saldırı düzenlediler ve son birkaç gün içinde üzüntü verici hadiselerin yaşanmasına neden oldular. Bu yüzden peşmergenin savunma pozisyonunu terk etmesi yönünde karar aldık. Peşmergelere son nefeslerine kadar savaşmaları emrini verdik.” IŞİD, Erbil’e yaklaşmış durumda. Peşmerge kaynakları, Erbil’in 40 km. güneybatısında şiddetli çatışmaların yaşandığını haber veriyor. IŞİD tehdidi nedeniyle BM gözetimindeki Mahmur Kampı da boşaltılıyor, buradaki insanlar oluşturulan güvenlik koridoruyla Erbil’e ulaştırılmaya çalışılıyor. IŞİD’in tüm Kürtlere yönelen bir tehlikeye dönüşmesi Kürt siyasi hareketlerinin işbirliğini zorunlu kılıyor. PDK, YNK ve PKK/PYD’nin aralarındaki ihtilafları bir kenara bırakıp, IŞİD’e karşı bir ortak hareket etmeleri gerekiyor. Vahşete karşı birlik Son dönemde buna dönük adımlar atılıyor. Barzani, tüm Kürtleri “ulusal birlik”e davet etti. Murat Karayılan da IŞİD’in püskürtülmesi için PDK ve YNK’ye ortak bir çaba geliştirmeleri çağrısında bulundu: “Ortak komutanlık oluşturalım. Hazırlık yapalım. Şengal başta olmak üzere IŞİD’i işgal ettiği yerlerden çıkaralım, bu mümkündür. Biz her türlü fedakârlığı yapmaya hazırız. PDK, YNK, YPG birlikte bunu yapabilirler. Biz destekleyebiliriz de, katılabiliriz de; uzman güçlerimiz yer alabilir. Ulusal bir direniş cephesi olarak güçlü bir cevap verebiliriz. Çok hızlı biçimde Şengal’i özgürleştirebiliriz.” Kürt siyasi gruplar arasında sağlam bir işbirliğinin oluşturulması ve bunun IŞİD’e karşı başarı kazanması, üç hayati sonuca yol açar: İlki, Irak ve Suriye Kürdistanlarının birbirinden kopmasının, aralarındaki bağlantılarını koparılmasının önlenmesidir. İkincisi, hem Kürtlerin kendi aralarındaki ittifakın derinleşmesi, hem de uluslararası camiadaki saygınlıklarının artmasıdır. IŞİD’e karşı etkili mücadele verilmesi ve tehlikenin bertaraf edilmesi, Kürdistan’ın olası bağımsızlık ilanına karşı itirazları asgariye indirir, desteği yükseltir. Üçüncüsü, bu stratejik ve politik sonuçların ötesin hepsinden önemlisi, IŞİD vahşetinin önlenmesi, masum insanların can, mal ve namus güvenliğinin sağlanmasıdır. Şu anda her şeyden öncelikli ve kıymetli olan da budur.

Serbestiyet, 07.08.2014

Bu Yazıyı Paylaşın

BU YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZAR PROFİLİ

SON YAZILAR

bizi takip edin
sosyal medya hesaplarımız

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
1,714TakipçilerTakip Et