Dış Güçler Bu Sefer de Türkiye’nin Böceklerine mi Göz Diktiler?

13 Temmuz tarihli gazeteler, “şimdiye kadar ki en büyük böcek kaçakçılığı” haberini verdiler. Gazeteler, Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden topladıkları böcekleri, yurt dışına kaçırmaya çalışan Çek Cumhuriyeti uyruklu 6 kişi yakalandığını haber veriyorlardı. Zanlıların aracında yapılan aramada, kutular içine gizlenmiş 6 bin 14 adet böcek bulunmuştu.

Kaçakçıları yakalayan Gümrük ekipleri, Trakya Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümünden yardım istemiş. Üniversiteden gelen Doç. Dr. Zühal Okyar, Doç. Dr. Murat Yurtcan ve Uzm. Dr. Volkan Aksoy’dan oluşan bilirkişi heyeti, toplam 48 türe ait 6 bin 14 böcek olduğunu tespit etmişti.

Bilirkişi heyetinin düzenlediği ekspertiz raporunda; İç Anadolu’nun kuzeyi ve Karadeniz bölgesinden toplanan böceklerin “etil asetat emdirilmiş talaşlı saklama kaplarında öldürüldüğü ve stoklandığı” belirtildi. Raporda, söz konusu böceklerin maddi olarak değerinin ise 500 bin lira olduğu kaydedildi.

Zanlıların söz konusu böcekleri Türkiye’de 1,5 ayda topladıklarını, bilimsel amaç için yurt dışına götüreceklerini öne sürdükleri öğrenildi.

El konulan böcekler, Trakya Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Entomoloji müzesinde korumaya alındı.

Bilirkişi heyetinde yer alan Trakya Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Yurtcan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bilimsel amaçla bile olsa ülkenin biyolojik varlıklarının, resmi bir kurumdan izin alınmadan veya bilimsel bir araştırma kurumuyla ortak çalışma protokolü yapılmaksızın yurt dışına çıkarılmasının suç olduğunu söyledi.

Çirkin Bir Olay

Bunlar muhtemelen bilim adamı, topladıkları böcekler de bilimsel materyaldir. Muhtemelen topladıkları böcekleri de bilimsel yayın yapmak için kullanacaklardır. Bu yayınlardan Türkiye’deki ve dünyadaki bütün böcek bilimciler yararlanacaklardır. Bu yayınlardan Türkiye’de hangi böcek türlerinin bulunduğunu, bu türlerin nerelerde, ne zaman bulunduğunu öğreneceğiz. Bu bilgiler böcek bilimiyle uğraşanlar (entomologlar) için önemli bilgilerdir. Ülkemizdeki böcek varlığı hakkındaki bilgilerin çoğunu bu şekilde yabancıların yaptığı araştırmalardan ve yaptıkları yayınlardan öğreniyoruz.

Yabancı bilim adamlarına kaçakçı veya casus muamelesi bize özgü bir şey olsa gerek… Bilim adamları için ülkelerin sınırları yoktur. Bilim evrensel bir şeydir, dünyanın her yeri bilim adamları için araştırma alanıdır. Ne var ki,  bilim adamını yabancı-yerli diye ayıran zihniyet biz de hakimdir. Hatta 12 Eylül döneminde yabancı bilim adamlarına kuşku ile bakılmasını, onlara doğru bilgi verilmemesini isteyen YÖK genelgeleri bile yayınlanmıştır.

Türkiye’ye araştırma yapmak için gelmiş Çek bilim adamlarının karşılaştığı bu durum çirkin bir olaydır. Bunların topladığı böceklerin ticari bir değeri olduğunu hiç zannetmiyorum. Böcek toplayıcılarının bu işi ticari amaçla veya kötü bir amaçla yapma ihtimalleri çok düşük… Ben topladığı böceklerden para kazanan bir bilim adamı hiç görmedim.

Yabancıların böcek kaçırmaları diye bir şey olamaz. Yabancı bilim adamları da topladıkları böceklerle, yaptıkları yayınlarla, topladıkları materyali ülkelerindeki müzelerde saklayarak veya teşhir ederek Türkiye böcek varlığının bilinmesine büyük katkılar sağlamaktadır. Yapılacak iş bu insanları kaçakçı muamelesi yapmak değil, yardımcı olmaktır.

Türkiye’nin son olayla ilgili olarak yapacağı iş, Çek bilim adamlarından özür dileyip, topladıkları bilimsel materyali hemen iade etmektir. Olay bilim dünyası için bir skandaldır. Hele Trakya Üniversitesi bilim adamlarının bu konudaki tutumu hiç de hoş bir şey değil… Bu bilim adamlarının yapacağı iş, konuya yabancı gümrükçülerin yaptığı yanlışa katılmak değil, Çek meslektaşlarına yardımcı olmaktı.

Biz Türkiye’deki entomologlar da her yıl binlerce böceği tür teşhisi için yurt dışına, konunun uzmanlarına gönderiyoruz. Hatta, bazen bunun için para bile ödüyoruz. Ben kendi topladığım böcekleri bizzat yurt dışına götürerek, bunlar üzerinde yurt dışında bulunan uzmanlarla çalıştım. Bunun için de hiç kimseden müsaade almadım. Ayrıca yurt dışında topladığım böcekleri de Türkiye’ye getirdim. Hiçbir ülkenin sınırında da kaçakçı muamelesi görmedim.

Bir Doğa Tarihi Müzemiz Bile Yok

Doğa bilimlerinde yapılan çalışmaları önemseyen hemen her ülkede bir veya daha fazla “doğa tarihi müzesi” bulunmaktadır. Bu müzelerde doğa bilimleri ile ilgili bulguların materyalleri saklanır, bu materyaller halka ve araştırmacılara sunulur. Doğa bilimleri konusunda uzman bilim adamları çalışmalarını bu müzelerde sürdürür. Bu müzeler aynı zamanda halkın en çok ziyaret ettiği yerlerdir.

Türkiye doğa tarihi müzesi olmayan nadir ülkelerden biridir. Devlet adamlarımız bu konuda yapılacak bir yatırımı lüzumsuz görmekte ve israf saymaktadır.Elinde çok kıymetli böcek koleksiyonları bulunan bilim adamları bile, koleksiyonlarını nasıl bilim dünyasına sunacaklarını, gelecek nesillere nasıl aktaracaklarını bilememektedirler. Bu koleksiyonların saklanması özel donanım, özel bakım ve bilgi gerektirmektedir. Çoğu zaman, bu kıymetli koleksiyonlar, sahipleri emekli olduktan sonra yok olmaktadır.

Bu sebeple yurt dışında bir müzeye ulaşan materyal kurtarılmış sayılabilir. 

Canlı Böceklerin Taşınması

Cansız böcek materyalinin bilim adamları tarafından ülke dışına çıkarılması sorun değildir. Sadece endemik türlerin popülasyonlarını tehlikeye düşürmeyecek şekilde toplanmaları gerekebilir. 

Canlı böcek materyalinin ülkeden ülkeye, ya da bir coğrafi bölgeden başka bir coğrafi bölgeye taşınması ise sorundur. Bilhassa bitki zararlısı böceklerin bu şekilde taşınması çok önemli sorunlar yaratabilir. Bu da, daha çok böceğin çıktığı ülke için değil, böceğin girdiği ülke için önemlidir. Bununla da kaçakçılık şubesi memurları değil Zirai Karantina Teşkilatı uğraşır.

Bazen de bazı böceklerin ülkeden ülkeye taşınması zarureti vardır. Mesela bir ülkeye başka bir ülkeden bulaşmış bitki zararlısı bir böceğin doğal düşmanı o böceğin anavatanından taşınır. Mesela turunçgillerin önemli zararlısı Unlu bit birçok ülkeye Avustralya’dan taşınmıştır. Bu zararlı böcekle mücadelenin tek yolu da, bunun doğal düşmanı olan Rodalia cardinalis isimli böceğin Avustralya’dan veya bulunduğu ülkelerden bu ülkelere taşınmasıdır. Bu şekilde zararlı böceklerin doğal düşmanı yüzlerce böcek türü var olan ülkelerden yok olan ülkelere insan eliyle taşınır. Hiçbir ülke de, bu böcekleri taşıyan bilim adamlarına kaçakçı veya casus muamelesi yapmaz.

Bu Yazıyı Paylaşın

BU YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZAR PROFİLİ

SON YAZILAR

bizi takip edin
sosyal medya hesaplarımız

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
1,714TakipçilerTakip Et